BEN OLSAYDIM

      BEN OLSAYDIM Gazi caddesini Mübarek Ramazan ayı da yaklaşmışken en azından hazırlık amaçlı da olsa ramazan ayında akşamdan sabaha kadar araç trafiğine kapatırdım.

      Yıllardır söyleyip durduğumuz Gazi Caddesi fayton yolu, bu cadde tükendi bu cadde bitti, bu cadde artık dinlenmek ve insanların üzerinde rahatça yürüyebileceği, kıymetini bilebileceği nadide bir çiçek olmak istiyor. Bunun ilk sözlerini Rahmetli Hamza Yanılmazın ağzından birkaç defa duymamıza rağmen nasip olmamıştı kendisine, aradan geçen süre zarfında da çok defa dile getirilip söylenmesine rağmen kimse bir türlü cesaret edememişti bu caddeyi araç trafiğine kapatmaya. Ellerinde alternatif yoktu, ellerinde şehir trafiğini rahatlatacak çözümleri yoktu.

      Belediyecilik şehir için, şehrin sorunları için çözüm bulmak, tıkanmış sorunlara alternatif üretme yeri olmasına rağmen, günü kurtarma hesabı bu çare ve üretkenliği her zaman geri plana itmiştir bu şehirde.

      Şimdi biz diyoruz ki, gelin en azından mübarek ramazan ayına ramak kalmışken, insanların akşamdan sabaha kadar o sıcacık günlerde kendilerini dışarı attıkları saatler olan süre zarfında bu caddeyi tamamen araç trafiğine kapatalım. En azından bir deneyim, en azından insanların uyma zorunluluğunu nasıl çözeceklerini test etmiş oluruz. Bu da zaman içerisinde bu sorunu çözme ve alternatif üretme yolunda kılavuzluk etmiş olur bizlere.

      Bir başka ben olsaydım düşüncemizdeki konumuza gelince, ben olsaydım, yaklaşık elli atmış yıllık olduğunu tahmin ettiğim vali konağını ve bitişiğinde yer alan kolorduya ait olduğunu bildiğim konağı oradan kaldırırdım. Hazır atmışlar sitesi oradan kalkmışken, öncesinde ve sonrasında bulunan çayda çıraya kadar olan resmi dairelerin başka yerlere kaydırılma planı da yapılırken o alanı tamamen açardım. Hatta şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, atmışlar sitesinin karşılığında verildiğini duyduğum Hazar dağlı kavşağı üst kısmında bulunan İller bankası bitişiğindeki arsanın Vali konağı için en uygun yer olduğudur. Eğer atmışlar sitesi karşılığında o alan verilmiş ise tek kelimeyle yazık edilmiş diyorum. Çünkü bu alanın değeri eminim ki atmışlar sitesinin yerine nazaran iki üç kat fazla değerdedir. Bu doğruysa eğer yarın çok pişman olunur, ah alırsınız haberiniz olsun. Ben olsaydım kesinlikle orayı vermezdim.

     Son olarak ben olsaydım, yine atmışlar sitesi karşısında, Zübeyde Hanım Caddesinin üst kısmında bulunan Orman müdürlüğüne ait yerin bir an evvel bu şehrin nefes alması ve o güzergâhtaki projelerin önünü de açabilmek adına şehre kazandırılmasını sağlardım. Yaklaşık olarak, bitme aşamasına gelen kültür park kadar bir alana sahip o bölümde bulunan ve orman müdürlüğündeki elli yüz kişinin faydalanması için yapılan, kentsel dönüşüm için zamanı gelmiş lojmanları içerinde barındıran bu güzelim yerin bir an evvel mesire yeriyle birleştirilip halka açılmasını sağlardım.

     Kısaca ben olsaydım, zamanı ve kafayı bunlara yorar, yaklaşık bir yılı aşkın bir süre geçmesine rağmen şehri şantiyeye ne zaman çevirmeliyim hesabını yapardım. Çünkü Elazığ ın yanmış, bitmiş, erimiş, tükenmiş küllerinden yeniden doğup yeni bir