Prof. Dr. Bilal Çoban Karakoçan ziyareti

  Ziyaretlerine Karakoçan ilçesinde devam eden bağımsız aday Prof. Dr. Bilal ÇOBAN, Kovancılar’ın stratejik öneminin altını çizerken açıklamalarına şöyle devam etti;

Kovancılar yakın tarihimizde de birçok tehlikenin bertaraf edilmesi için önemli misyonlar üstlenmiş bir yerleşim merkezimizdir. Atatürk’ün Çanakkale zaferinden sonra doğudaki Ermeni ve Rus tehlikelerine karşı Diyarbakır 2. Orduya atanmasının ardından komuta merkezi olarak Palu Beylerine ait Kovancılar’daki Sekratlı Ali Bey Konağına yerleşmiş olması İlçenin stratejik açıdan da ne denli önemli olduğunun kanıtıdır.

Kaldı ki; Atatürk’ün kaldığı bu konak Doğu Cephesinde bir karargah niteliği taşımasının yanında Gazinin Albay İsmet Beyi yakından tanıma fırsatını da bu konakta bulduğu birçok tarihi kaynak tarafından doğrulanmaktadır.

Kovancılar’ın Elazığ musikisinde de önemli bir yere sahip olduğunu ifade eden Çoban Elazığ musikisinin duayen iki ismi olan Enver ve Paşa Demirbağ kardeşler burada yetişmişlerdir diyerek Kovancılar’ın tüm yönleriyle değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Başkan Çoban Kovancılar İlçesi ile alakalı proje çalışmalarını aşağıdaki şekilde dosyalaştırarak kamuoyu ile paylaştı.

Esnafları gezip vatandaşlarla buluşan bağımsız aday Prof. Dr. Bilal ÇOBAN, Kovancılar’ın Ağın’ın cazibe merkezinde olmamasına tepki göstererek daha önce bu problemi dile getirdiklerini fakat siyaset kurumunun bu konuda yetersiz kaldığını ifade etti.

“Kovancıların kurtuluş reçetesini hatırlatmak isterim. Çalışmışız biz ilçemize. Hakimiz sorunlarına. Çözüm bizdedir. Ulaşım sorunu nedeniyle bünyesinde çok sayıda yerleşim yeri olan Kovancılar, Tarım Hayvancılık potansiyelinden yeterli ölçüde yararlanılmamakta, kent merkezinde oturanların zaman ve ulaşım maliyetini artırmakta, irtibatını ve üretime katkıyı ise azaltmaktadır. Bu bölgeyi bağlayacak Güzelyalı (İlemi) boğaz mıntıkasında yaklaşık 400-500 metre açıklıktaki boğaz üzerine yapılacak köprü ve bu köprüyü sırasıyla Güzelyalı-Kıraç-Hoş-Sedeftepe (Mığı)-Yurtbaşı-Çatalçeşme-Doğukent güzergahı ile kent bağlantısının sağlanması, bu bölgenin önemli ölçüde kalkınması, hali hazırda atıl tutulan bölgede yeni yatırım alanlarının oluşmasını, tarımsal üretimi, hayvancılık ve meyveciliğin gelişmesini sağlayacaktır. Nasip olacak, biz yapacağız. Şehirlerarası mini terminal lazımdır ilçemize. Göz ardı etmemek gerekir.” dedi.

Bağımsız aday ÇOBAN’ın akabinde Karakoçan ziyareti kapsamında vatandaşla buluşmasında da ilgi fazlasıyla sürdü. Bağımsız milletvekili adayı ÇOBAN’ın açıklamalarının satır başları şöyle:

‘’Karakoçan’a devletimizin varlığını hissettirmek için her adımı atacağız.

Karakoçan’ın da kurtuluş reçetesi bendedir. Bu coğrafyayı benden daha iyi bilen, daha somut çalışan ve sorunlarına çözüm getiren varsa buyursun gelsin. Sizler de destek verin oraya. Fakat daha iyi bir alternatifiniz yoksa, bağımsızlık ateşimizin etrafında toplanmanızı temenni

ederim. Şehir hepimizin. Gelişmişliğimizi toplamda yükseltmezsek, verimli sonuç elde edemeyeceğimiz aşikardır. Golan Kaplıcalarımız var. Dünyaya duyurup daha rehabilite edilmesine imkan sağlayacak olan bizleriz. Siyaset kurumu bu konuda eksiktir. Bu jeotermal suların kullanımında seracılık faaliyetleri görmezden gelinmektedir. Biz bunun farkındayız, çözümün anahtarı da bizdedir. Turizmin diğer önemli kaynakları arasında volkanik Kurucadağ, Peri Suyu vadisi, mağaraları, türbeleri, tarihi yerleri, yüzen adaları (Yücekonak Köyü), şifalı gölleri, efsaneleri gelmektedir. Kurucadağ yörede yükseltisi en fazla olan dağdır. Volkanik kökenli olan bu dağ diğer yerlerin yapılacak olan bazı düzenlemelerle turizme kazandırılması, ilçemizin elzem konularındadır. Bir hikaye yazmazsak, refahımızda noksanlık yaşanacaktır bunun farkında olan yine bizleriz. Turizmi başlıklara ayırsak, ilçemizin inanç turizmi belki de en başta gelecektir. Garip Baba (Yeşilbelen), Güzel Baba (Çayırgülü), Pir Cemal Abdal (Demirdelen), Battalgazi (Yüzev), Sefkar Baba, Kulubaba (Karakoçan) önemli türbelerdir. Bunlarla ilgili efsanelerin tanıtılması, bu inanç turizmine yani ilçemize bir kazanımdır.Hz. Mevlana’nın 9 -12 yaşları arasında Okçular Köyü‘nün Bahşiş mevkiinde yaşadığı söylenilmektedir. Herhalde bu durum başka bir ilde, başka bir ilin ilçesinde olsaydı, bugün tüm siz hemşerilerimle beraber orayı ziyarete gitmiştik. Allah bize şanlı bir zafer ile yardım ettiğinde, Karakoçan’ımızın dününde olduğumuz gibi, hayallerinde ve mutlu yarınlarında da olacağımızı ifade etmek isterim.’’ dedi.